Her biri ergenlik çağında 5 kız çocuğu. Silik karakterli, kendisini derslerine fazla kaptırmış öğretmen bir baba ve aşırı dinci, katı kurallı bir anne. Jeffrey Eugenides'in aynı adı taşıyan romanından beyazperdeye uyarlanan The Virgin Suicides, bu ailenin yaşadığı bir dramı, Amerikan toplumundaki aile hayatını inceden iğneleyerek konu alıyor.
5 kız çocuklu Lisbon ailesinde herşey, en küçük kızları Cecilia'nın intihar girişimiyle başlıyor. Bu girişimde başarısız olan Cecilia, aslında ileride bizi neler beklediğine dair ufak ipuçları veriyor. Ve süre ilerledikçe kaçınılmaz son yavaş yavaş yaklaşıyor.
Ailenin başına gelen olaylar onları yaşantılarında değişikliğe gitmeye ve birtakım kuralları yumuşatmaya zorlasa da özellikle annelerinin değişmeyen zihniyeti herşeyi daha da kötüleştiriyor. Bize hikayenin sonunu, en başında veren film, daha sonra ortasında neler olup bittiğini anlatmaya koyuluyor.
Filmin hikayeyi seyirciye mahallenin çocuklarının gözünden sunması, ailenin hayatına asla tam olarak girmemize izin vermeyerek bizlere eksik parçaları özgürce yorumlama lüksünü veriyor. Bu talihsiz olaylar silsilesindeki boşluklar birer bulmacaya dönüşüyor ve ipuçları film boyunca her köşeye azar azar serpiştiriliyor. Film böylece izleyicileri sürekli merakta tutuyor ve sıkmadan kendini izlettirebiliyor.
Ancak filmi -olduğundan- daha iyi olabilmekten alıkoyan eksikler var elbette. Herşeyden önce, film tam olarak ne yaşatmak istediğini bilmeden ilerliyor. Dramatik olayları romantizm havasında ya da trajik olayları eğlenceli veya komik bir şekilde sunuyor zaman zaman. Seyirciye tam olarak ne hissettireceği konusunda sağlam bir duruş sergilemiyor. Bunun yanında, senaryonun işleyişi bazı zamanlarda amaca yönelik bir hale bürünüyor ve bu da arada geçen olayları daha yapmacık ve bayağı kılıyor. Film bu eksiğiyle bir nebze de olsa gerçekçiliğini yitiriyor.
Herşeye rağmen The Virgin Suicides, artıları için izlenebilecek bir film. Mahallenin 4 çocuğu gibi sizin de kafanızı uzun süre kurcalayacak sorular ve şıklarla önünüze cevabını -en azından yaşayan- kimsenin bilmediği bir bulmaca koyuyor.
Film için Sinema Vesaire notu: B-
Dune: Prophecy – Üstümüz Başımız Yine Baharat!
3 saat önce
0 Yorum - Yorum Yaz:
Yorum Gönder