Blogu tekrar açmamın şerefine yeni yeni adetler edineceğim artık. Bunlardan ilkini sizinle tanıştırmış bulunuyorum: Haftasonu Tavsiyesi. Evet, artık bir terslik olmazsa her haftasonu için bir film tavsiyesinde bulunacağım.
İlk haftasonu tavsiyem olacak film 1963 yapımı. Biraz eski, ama bulup izleyebilirseniz çok keyif alacağınızı düşünüyorum: Charade.
Charade, benim öncelikli olarak daha önce performansını izleme fırsatı bulamadığım meşhur Hollywood yıldızlarından Audrey Hepburn'ün performansını görme ümidiyle izlemeye niyetlendiğim bir filmdi. Ancak diğer yandan tereddüt de ediyordum izlemekte, zira eski yapımlara her daim mesafeli durmaya çalışmışımdır. Eski yapımlar, yapıldıkları döneme her ne kadar damga vurduysalar da, günümüzde onlardan beslenen çoğu film bize eski yapımlarda sıradışı bulgulara rastlama şansı sunmaz pek. Öyle ya, 1960 yılında dönemin insanlarını çılgına çeviren yeni teknikler, ya da sinemografik açıdan alışılmışın dışında sunulan şeyler, günümüze dair birer 'klişe' konumunda olabiliyor bazen maalesef.Bu karmaşık duygular içerisinde, çekingen bir şekilde açtım filmi, en başta "başına bir göz atarım, hoşuma giderse sonra devam ederim" gibi pervasız bir düşünce vardı kafamda dürüst olmak gerekirse. Ancak film, daha giriş bölümünden itibaren etkisi altına aldı beni, ilerledikçe de şaşırtmayı başardı.
Yazının sonunda izleyebileceğiniz fragmanda da gösterildiği gibi, Charade, gizem, komedi ve romantizmi harmanlayarak seyirciye sunan bir film. Bu yaptığı işin hakkını verdiğini de söyleyebilirim gönül rahatlığıyla. Evliliğinden memnun olmayıp en kısa zamanda boşanmayı planlayan bir kadının, Regina Lampert'in (Audrey Hepburn), eşinden yeni boşanmış bir adamla, Peter Joshua'yla (Cary Grant) tanışmasıyla başlar film. Daha sonra tatilden dönen Bayan Regina'yı evinde bir takım sürprizler beklemekte, gizem dolu olaylar gerçekleşmeye başlamaktadır. Tüm bu gizemin içinde de hayatına Bay Peter dahil olur Bayan Regina'nın. Filmse bundan sonrasında birbiri ardına gerçekleşen şüphe dolu olayları komik ve romantik bir havada servis ederek ilerlemeye devam eder.
Atmosferinde geçireceğiniz 2 saat boyunca film sizi zaman zaman güldürür, zaman zaman meraklandırır, bazense romantizm havası yaşatır size. Sonralarıysa her hatırladığınızda yüzünüze ufak da olsa bir gülümseme getirecek olan bu film, modern tabirle "Romantik Komedi" türünün atalarından biri kabul edilebilir.
0 Yorum - Yorum Yaz:
Yorum Gönder