Harry Brown (Michael Caine), günümüz İngiliteresi'nde yaşayan, tek kızını yitirmiş ve karısı bir süredir komada olan yalnız bir ihtiyardır. Onun günlük hayatındaki tek arkadaşı, kendisi gibi yalnız yaşayan bir başka ihtiyar Leonard Atwell'dir. Harry'nin günleri hastanede komada yatan karısının yanında beklemekle ve Leonard'la barda satranç oynamakla geçmektedir.
Harry'nin yaşadığı mahalle, bir sokak çetesi tarafından uzun süredir istila altındadır ve akşamları kavgalar, hırsızlıklar, yaralamalar/cinayetler artık had safhaya ulaşmıştır. Bu çete Harry ve özellikle arkadaşı Leonard gibi iki ihtiyarı da fazlasıyla tedirgin etmektedir. Öyle ki Harry yolu üzerindeki yaya alt geçidini artık çetenin mekanı olduğu için korkusundan kullanamamakta ve uzun yolu tercih etmektedir, Leonard ise çeteden o denli tedirgindir ki artık korkusunu içinde gizleyemez olmuştur ve Harry'nin yanında da sık sık dile getirmektedir.
Harry'nin yalnız hayatı komadaki karısı Kath'in de ölümüyle daha çekilmez bir hal alır. Daha sonra o tünelde bir cinayet yaşanır ve bu Harry'nin büyük bölümünü yalnız geçirdiği hayatını daha da zor hale sokar. Derken emniyet, bu cinayeti araştırmak üzere bir detektif ve polisi davaya atar. Ancak onların da ellerinden pek bir şey gelmez ve Harry bu çaresizliğe daha fazla dayanamaz. Artık gerekeni yapması ve o tünele girmesi gerekmektedir...
Sosyal açıdan günümüz dünyasındaki/İngiliteresindeki sokakların durumuna büyüteç tutan film, aynı zamanda dramatik bir hikayeyle olayın vehametini daha açık bir şekilde gözler önüne sermekte. Kahramanımız Harry Brown'un başından geçen olayların sorumlularıyla yüzleşme çabası Michael Caine'in olağanüstü performansıyla daha heyecanlı ve epik bir hale geliyor. Film bu mücadeleyi epik bir hale getirirken en büyük sınavını gerçekçilikle veriyor ve gerçekçilikle kahramanlık arasındaki dengeyi iyi sağlayarak bu sınavdan geçer not alıyor.
Filmin temposu ilk yarısında zaman zaman düşse de bu hikayenin oluşumuna katkı sağlayacak sahnelerde olması gereken bir handikap olduğu için fazla rahatsız etmiyor. Görüntü ve sanat yönetimi açısından film oldukça iyi. Özellikle silahlı/kanlı sahnelerde son zamanlarda izlediğim en iyi görsel efektlere şahit oldum, bu noktada yönetmeni fazlasıyla takdir ediyorum. Oyunculuklarda az önce belirttiğim gibi Michael Caine yaşına, adına ve tecrübesine yakışır bir performans sergiliyor ve ona -üzerine fazla iş düşmese de- detektif Alice rolünde Emily Mortimer eşlik ediyor.
Netice itibariyle Harry Brown konusu, konuyu işlerken ele aldığı etkileyici hikayesi, görsel efektleri ve usta Michael Caine'iyle son yılların en iyi İngiliz filmlerinden birisi. Dram, suç filmi ve bilhassa Michael Caine severlerin kaçırmaması gereken bir film.
Film için Sinema Vesaire notu: B+
0 Yorum - Yorum Yaz:
Yorum Gönder