Romantik filmlerin adından söz ettirebilecek kaliteye sahip olması için artık sadece birbirlerine kavuşamayan iki aşık barındırması yeterli gelmiyor. Bu janrın ekmeğini son kırıntısına kadar yiyen yapımcıların filme ait hikaye noktasında üretkenlikleri arttıkça iyi kabul edilen bir yapım ortaya koyma şansları da artıyor. İşte hikaye noktasında bu üretkenliğin mahsülü olan bir yapım Kırık Kucaklaşmalar.
Film, yazar Harry Caine'in hayatındaki sıradan bir günle başlıyor ve gelişen olaylar, filme Harry'nin geçmişine inmek için gerekli olan zemini hazırlıyor. Yazarlığından önceki geçmişinde yönetmenlik yapan Harry'nin başından geçen tutkulu ancak zor ve dramatik bir aşk hikayesi filmin ardında boylu boyunca uzanıyor. Bu aşk, Harry'nin hayatını ciddi biçimde etkiliyor ve mevcut kişiliğinin oluşumunda esas rolü oynuyor.
Harry'nin geçmişi, zengin kocası Ernesto'nun kendisine sapıklık derecesinde bağlı olduğu yasak aşkı Lena üzerine kurulu. Bu geçmişte Lena hayatından kaçabildiği kadarıyla Harry'ye sığınıyor ve bu sığınış aralarındaki daha da aşkı alevlendiriyor. Neredeyse imkansız bir aşkın avucuna düşen Harry ile altın kafeste olmasına rağmen etrafını kuşatan mutsuzluğa tek çareyi Harry'de bulan Lena, 3. kişiye yani Ernesto'ya direnişi göze alıyor. İki sevgilinin bu mücadelesi olayları farklı bir boyuta taşıyor ve filmin hikayesi bu noktada özgünlük kazanmaya başlıyor.
Yapı itibariyle düz bir film Kırık Kucaklaşmalar. Bu kavramı açmak gerekirse film, imgeler üzerine farklı anlamlar yüklemeye ya da kendi içinde küçük ironiler, göndermeler yapmaya çalışmıyor ve söyleyeceklerini doğru zamanda açık bir biçimde söylüyor. Dolayısıyla bu konudaki doğru zamanlaması filmin uzunluğunun seyircinin ilgisini baltalamasına engel oluyor ve film ekran başındakileri uyanık tutarak kozlarını idareli kullanmasını biliyor. İşte bu noktada işe gizem katarak sınıfındaki filmlerden ayrı bir yere konulmayı hak ediyor.
Son tahlilde düz ve uzun gözükmesine rağmen etkileyici hikayesi ve bu hikayeyi iyi işleyişiyle izlenmeye değer bir film niteliği kazanıyor Kırık Kucaklaşmalar. Yılların eskitemediği Penélope Cruz da her zamanki gibi adına yakışır bir role daha imzasını atıyor.
Film için Sinema Vesaire notu: B-
2 Yorum - Yorum Yaz:
Bence oyunculuklar muhteşemdi, özellikle Ernesto'nun boşyere çırpınışlarını ifade edişi harikaydı.
Evet, zaten Ernesto karakteri de oldukça güçlü bir karakterdi. Türk filmlerinden bildiğimiz zengin kötü adam profiline oldukça uygundu hatta.
Yorum Gönder