Cumartesi, Nisan 24

The Guitar [2008]

Melody Wilder, gırtlak kanseri olduğunu ve en fazla 2 ay kadar ömrünün kaldığını öğrenir. Maalesef -her ne kadar bir insanın hayatta alabileceği en kötü haberlerin başında bu gelse de- alacağı tek kötü haber bununla sınırlı kalmaz, aynı zamanda işinden de kovulmuştur. Ancak artık ölümünü bekleyen çoğu hastanın aksine O, kalan 2 ayda korkularının gerçeğe dönüşmesini beklemeye değil; hayallerinin peşinden koşmaya karar verir.

Önce eski kimliğine dair ne varsa onlardan kurtulur Melody. Bir nevi "başkalaşma" seansına girmiştir ve geçmişinden arınmak bu yoldaki en önemli adımdır onun için. Kalan 2 ayını kredi kartlarının limitlerinin ona izin verdiği kadar zengince yaşamaya koyulur. Yeni bir daire kiralar, yeni eşyalar ve yeni elbiseler edinir, yeni arkadaşlıklar ve ilişkiler içine girer, bir de çocukluğunda hayalini kurduğu elektro gitara sahip olarak günlerini onu çalmakla geçirir.

Ancak süresi dolarken Melody'nin hayatında işler beklediği gibi gitmemeye başlar ve kısa da olsa kalan ömrü karşısına tekrar kötü sürprizlerle gelmektedir.

Bir bütün olarak bakıldığında, basit ve klasik bir mesaj peşinde koşuyor The Guitar. Bu mesajı ilk ve son sahne dahil filmin tümüne yayıyor ve kahramanımızın hikayesi de bu mesajı doğrular nitelikte gelişiyor. Fazla sayıda karakter içermeyen filmde başrolümüz Saffron Burrows'un performansı tatmin edici. Özellikle ölümü bekleyen bir insanın umutsuzluğunu simgeleyen ifadeyi yüzüne ustaca yansıtışı takdire şayan. Ayrıca kurgu olarak film sürekli parantezler açtığı için o parantezlerin kapanmasını beklemek izleyicinin filme olan ilgisini daha iyi tetikliyor.

Ancak her basit ve klasik mesaj verme kaygısı taşıyan filmde olduğu gibi The Guitar'da da bu mesajın klişeleşme tehlikesinin filmin omuzlarındaki yükü maalesef filme ağır geliyor ve zaman zaman film aşırı bayağı bir hal alıyor. Aynı zamanda diyaloglar zayıf ve olay örgüsü çok yüzeysel. Film bu eksilerle bir önceki paragraftaki artılar arasında gidip geliyor ve bazen iyiye çok yakın, bazense çok kötü ve sıradan bir görünüme bürünebiliyor. Sonuna gelindiğindeyse en azından izleyicinin zihninde açılan parantezlerin tamamı kapanıyor ve film zayıf yönleri bulunsa da bütün bir mesaj halini almayı başarıyor.

Film için Sinema Vesaire Notu: B-

0 Yorum - Yorum Yaz: